Whatsapp Whatsapp
Telefon Hemen Ara

Gebelikte İyot Desteği

Gebe misiniz? İyodunuzu alın……

Tarihsel süreçte iyodun öneminin anlaşılması halk sağlığı açısından bir zafer öyküsüdür.

1920’ lerde iyod eksikliğinin tiroid fonksiyonları  üzerindeki önemi anlaşılmış ve ABD’ de sofra tuzuna iyod eklenmesi ile toplumdaki iyod eksikliği önlenmiştir. Ancak son yıllarda değişen besin alışkanlıkları nedeniyle iyod,  gebeler ve emziren anneler için eksikliği gündeme gelen bir mineral olmuştur. Gebelerde iyod gereksinimi, gebe olmayanlara göre % 66 daha fazladır. İyod annenin tiroid fonksiyonları yanında  fetusun ve yenidoğanın beyin gelişimi için gerekli bir mineraldir ve en önemli kaynağı iyotlu tuz, ekmek, tahıllar  ve deniz ürünleridir. Ancak son yıllarda hem genel sağlık önerileri çerçevesinde hipertansiyondan korunmak için tuz kullanımının azaltılması, hem de balıklar ve deniz ürünlerindeki ağır metal birikimi endişesiyle balık tüketiminin azalması gebelerde iyod eksikliğini gündeme getirmiştir. WHO ve UNICEF gebe ve emziren annelerde iyod gereksinimini karşılamak için tuzların iodinasyonunu bir devlet politikası olarak önermektedir. Ancak sık tüketilen endüstriyel gıdaların büyük bir kısmı iyotlu tuz içermemektedir.

 

Bu durumda anne ve fetusu korumak adına en uygun yaklaşım gebelere iod desteği verilmesi olacaktır. Yapılmış çalışmalarla da iyod tüketimindeki bu azalma objektif olarak gösterilmiştir; ABD’ de 1970- 74 yılları arasında idrar iyod konsantrasyonu 320 mcg/ L iken, 2005- 2008 yılları arasında bu oran 164 mcg/ L’ e düşmüştür. Ayrıca 2003- 2004 yılları arasında yine ABD’ de yapılan Ulusal Sağlık ve Beslenme Araştırması’ nda üreme çağındaki kadınların % 37,2’ sinde idrar iyod düzeyleri  100 mcg/ L’ nin altında olup, hafif iyod eksikliğini göstermektedir.

 

Maternal ağır iyod eksikliği, ciddi fetal hipotroidiye neden olur. Fetusta santral sinir sisteminin myelinizasyonu azalır ve nöromotor gelişme geri kalır.Bunun ekstrem sonucu  Kretinisimdir. Günümüzde bu durumun mental retardasyonun önlenebilen tek nedeni olduğunu biliyoruz. Annedeki sonuçları ise infertilite, spontan abortus, preterm doğum ve preeklempsidir.

 

Ancak hafif / orta iod eksikliğinin sonuçları bu kadar net değil. Hatta yakın zamana kadar hafif/ orta iod eksikliğinin fetus ve yenidoğanın  beyin gelişimini etkilediğine dair kanıtlar oldukça az ve yetersizdi, ancak şimdi durum biraz farklı.  Kontrollu olmayan çalışmalarda, iyot desteğinin fetusun nörolojik gelişimini olumlu şekilde etkilediği yönünde bulgular var. Lancet’ de 2013 yılında yayınlanmış bir çalışmada hafif iyot eksikliğinin bebeğin gelecekteki IQ’ sunu etkilediğini gösteren kanıtlar öne sürülmüş.  Buna göre, İngiltere’ de 1040 gebenin idrar örnekleri incelenmiş ve doğum sonrası 8. yılda çocukların IQ skorları test edilmiş. İyot eksikliği saptanan annelerin çocuklarında 8 yaş IQ skorlarının daha düşük olduğu ve özellikle de sözel ve okuma becerilerinin daha geride olduğu tespit edilmiş.

 

Prenatal vitamin desteği iyot eksikliğini gidermede en etkili yöntemdir. ABD’ de gebelerde günlük önerilen iyot dozu 220 microgramdır. Laktasyon döneminde ise önerilen günlük doz 290 microgramdır. WHO da gebe ve emzirenlerde günde 250 microgram iyot alımını önermektedir .           (Normal erişkin dozu 150 microgram)

 

Ancak reçete edilen prenatal vitaminlerin sadece % 28’ i iyot içermektedir. Bunların da bir kısmı yeterli dozu içermemektedir.  Farklı ilaç kombinasyonlarıyla da olsa bu eksikliğin yerine konulması gereklidir.