Whatsapp Whatsapp
Telefon Hemen Ara

Doğum Yapmak Cinsel Hayatı Nasıl Etkiliyor?

Doğum yapmak cinsel hayatı nasıl etkiliyor? Normal doğumdan ve sezaryan doğumdan sonra ne zaman seks yapılabilir?

Aileye yeni bir bebeğin katılması büyük bir mutluluk olduğu kadar, aynı zamanda ciddi bir yorgunluk ve stres kaynağıdır. Ailenin genişlemesi, ekonomik yükün ve sorumlulukların artması bir yana, bir de “eş ” rolünün daha da önüne geçen “annelik“ rolü, yeni annenin üzerinde ağır bir baskı oluşturabilir. Bu sorunlar ve annede ortaya çıkan anatomik ve hormonal değişikliklerin etkisiyle cinsel yaşamda sorun yaşanması kaçınılmazdır. Eş tarafından bakıldığında da, yeni duruma alışmak her zaman kolay olmayabilir; eşin artık bir “anne” olması gerçeği onu cinsellikten uzaklaştırmaktadır.

Doğum sonrası cinsel disfonksiyon oldukça sık rastlanan bir problemdir. Avustralya’ da 1400 primipar ( ilk doğumunu yapan ) kadına yapılan bir ankette, kadınların % 89’ u postpartum ilk 3 ayda cinsel sorun yaşadıklarını dile getirmişlerdir. Azalmış cinsel istek ve ağrılı cinsel ilişki en sık dile getirilen problemlerdir. Yeni doğum yapmış 400 kadında yapılan bir çalışmada ankete katılanların yaklaşık % 83’ ü doğum sonrası ilk 3 ayda, % 64’ ü de ilk 6 ayda cinsel istekte azalma ve/ veya ağrılı cinsel ilişki sorunu yaşadıklarını belirtmişlerdir.

Doğumla ilgili faktörler de postpartum cinsel yaşamı olumsuz yönde etkileyebilir; perineal travma, vaginadaki derin yırtıklar, acil şartlarda girilen sezaryen operasyonu, vakum- forceps gibi müdahaleli vaginal doğumlar nedenler arasında sayılabilir. Ancak vaginal ya da sezaryen doğumun cinsel fonksiyonlar üzerine uzun dönem etkileri ve sonuçları ile ilgili kesin kanıt yoktur. Doğum sonrası ilk 6 ayda dikiş ve yırtıklara bağlı olarak ağrılı cinsel ilişki gibi problemler vaginal doğum yapanlarda daha sık görülürken 40 yaş üstü 1094 kadında yapılmış bir çalışmada düşük cinsel istek ve cinsel sorunlar açısından vaginal doğum ve sezaryen oranları arasında fark gösterilememiştir. Buna karşın operatif yani müdahaleli vaginal doğum öyküsü, cinsel istek kaybı olasılığını 1.4 kat arttırmaktadır.

Doğum sonrası düşük östrojen düzeyleri, vaginal kuruluk, doğum sonrası mood değişiklikleri, yorgunluk, uykusuzluk, zaman darlığı ve tekrar gebe kalma korkusu normal cinsel yaşama dönüşü geciktirebiliyor.

Doğumdan sonra ilk 6 hafta cinsel ilişkiye girilmesi önerilmez. Halk arasında “ kırkı çıkmak” olarak tanımlanan bu süre sonunda genellikle artık lohusalık dönemine ait vaginal kanama sonlanmış, epizyotomi, ya da vaginal yırtıklara ait dikişler iyileşmiş ve kapanmıştır. Yeni anne de hazırsa artık cinsel yaşama tekrar dönülmesinde sakınca yoktur.

Bu dönemde eşin anlayışlı yaklaşımı ve desteği sorunun büyümeden aşılması için gereklidir.

Doğum sonrasında ve emzirme döneminde vajinada kuruluk olması normal mi? Bu durumda neler yapılmalı?

Vaginal kuruluk, yetersiz ıslanma ( lubrikasyon ) ağrılı cinsel ilişkinin en önemli nedenidir. Doğum sonrası östrojen düzeylerinde düşme olurken  emzirme döneminde yükselen süt hormonu da ( prolaktin ) yine östrojen düzeylerinin düşmesi ve bununla bağlantılı olarak da vaginada kuruluğa neden olur. Stres, uykusuzluk, anksiyete, yorgunluk, cinsel istekte azalma da cinsel uyarılmayı güçleştirir böylelikle de ıslanma yetersizliği sık rastlanan bir problem olarak karşımıza çıkar.

Islanma güçlüğü ve kuruluk problemleri genellikle doğum sonrası 12. aya kadar gebelik öncesi düzeylere döner.

Bu süreçte tedavi olarak su bazlı ya da yağ bazlı kayganlaştırıcı jeller kullanılabilir. Bunun dışında önsevişme süresinin uzatılarak maksimal uyarılmanın sağlanması da doğal ıslanmayı arttırabilir.

Doğumdan sonra genital bölgenin görüntüsünde bozukluk oluyor mu? 

Vaginal doğumdan sonra genital bölgede bazı değişiklikler ortaya çıkar. Vagina genişler, ödemli ve gevşek bir hal alır. Vagina girişi genişlemiş olarak izlenir, bazı durumlarda idrar kesesinin sarkmış olan tabanı dışarıdan bakıldığında görülebilir. Vagina doğumdan sonraki ilk 6 hafta içinde giderek kontrakte olup eski formuna, boyutlarına döner ancak hiçbir zaman tam olarak gebelikten önceki haline gelmez. Vagina mukozasındaki sıyrık ve katlantılar yaklaşık 3 hafta içinde ödemin ve dolgun damar yataklarının gerilemesi ile yenilenir. Pelvik kaslarda relaksasyon yani gevşeme olur. Bu durum özellikle ilk 6 haftada idrar ve dışkı tutmada güçlüklere neden olabilir. Zaman içinde düzelir, direnç kazanır ancak gebelik öncesi durumuna dönmez.

Vagina ve pelvis kaslarındaki bu relaksasyon sezaryenle doğum yapanlarda da değişik derecelerde görülebilirse de, özellikle vaginal doğum yapanlarda daha sıklıkla karşımıza çıkar. Bu nedenle özellikle vaginal doğum yapanlara Kegel egzersizleri dediğimiz  pelvik kasları güçlendirme egzersizlerini yapmaları önerilir.

Doğum sayısı arttıkça vaginadaki gevşeme ve genişleme artar, doğum sonrası oluşabilen yırtıklar veya doğum sırasında doğum hekimi tarafından yapılan kesi doğru şekilde dikilmez ya da iyileşme sürecinde sorun olursa vagina ve anüs arasındaki doku desteği kaybolur, vagina arka duvarı dışarı doğru bombeleşebilir.

Doğum sonrası genital estetik ameliyatlara ilgi nasıl ve bu ameliyatlarda neler yapılıyor? Bu ameliyatlar doğumdan ne kadar sonra yapılabiliyor?

Doğum sonrası vagina ve idrar kesesindeki sarkma nedeniyle genital estetik ameliyatlarına ilgi büyük. Tabii ki öncelikle şikayet esas alınmalı ameliyata öyle karar verilmelidir. İdrar kaçırma, kronik kabızlık gibi şikayetler varlığında ameliyat kaçınılmaz olmaktadır. Estetik amaçlı yapılan bu operasyonlarda sarkmış olan idrar kesesi farklı metodlarla destek dikişleri ile ya da alttan askıya alıp destekleyecek materyeller kullanarak kaldırılır. Gevşemiş olan fazla vagina mukozası çıkarılıp daraltılarak yeniden dikilir.

Benzer işlemler arka vagina duvarına da uygulanır, anüs ve vagina arasındaki kaslara destek dikişleri konarak açılmış olan vagina girişinin daraltılması sağlanır.

Günümüzde ameliyatın yanısıra lazer uygulamaları ile de vagina sıkılaşması ve desteği arttırılabilmekte. Hastanede yatmadan, anestezi ve dikiş gerekmeden yapılan lazer uygulamalarında da doğru seçilmiş vakalarda hasta memnuniyeti yüksektir. Lazer uygulamaları henüz şikayetleri yeni başlamış ya da hafif olan kişilere önerilir. Daha ileri vakalarda operasyon yapılması daha uygun olmaktadır.

Bu tür girişimlerin yapılması için doğumdan 6 ay sonrasına kadar beklenmesi yerinde olur. Doğumdan hemen sonra görülebilen idrar kaçırma gibi şikayetler zaman içinde kas tonusu yerine geldikçe gerileyebilmektedir. Yakınmaların tam olarak belirgin hal alması ve zamanla beklenen fizyolojik düzelmenin de tamamlanması için 6 aylık sure yeterlidir. Unutulmamalıdır ki operasyon yapıldıktan sonra tekrar vaginal doğum olması o bölgeyi eski haline getireceğinden, şikayetler çok şiddetli değilse bu tür girişimler çocuk sayısı ve doğumlar tamamlandıktan sonraya bırakılmalıdır.

Emzirmek doğum kontrolü uygulamadan gebelikten korunmayı sağlıyor mu?

Doğumdan sonraki ilk 2-3 haftada gonadotropinler ve sex streoidleri düşük düzeylerdedir, yani yumurtlama döngüsünde rol alan hormonlar aktif değildir. Emzirme döneminde salgılanan prolaktin hormonu da yumurtlamayı ve östrojen üretimini baskılar. Ovulasyonun baskılanması bu dönemde gebe kalmayı önler. Emziren annelerin bir kısmında adet gecikir, % 70’ inde adetler 3. aydan sonra başlarken bazısında da doğumdan sonra 12. aya kadar adetler geri gelmeyebilir. Unutulmaması gereken önemli bir nokta yumurtlamanın adetlerin başlamasından daha once olduğudur.Henüz adetlerin başlamamış olmasına güvenmek doğru değildir, zira henüz adetler başlamadan olan ilk yumurtlamada gebe kalınabilir. Prolaktin hormonunun yumurtlama fonksiyonu üzerine olan bu etkisinin kimde ne kadar süreyle devam edeceği konusunda kesin veriler olmadığından emzirme etkisine güvenmek yerine bir doğum kontrol yöntemi uygulamak en doğrusu olacaktır.